30 Temmuz 2011

Tutamadım, agladım.

- İncir agacısın, gam götürensin.
- Sallanan sandalye kadar güzelsin, gözümde.
ya da akşam güneşi kadar.

29 Temmuz 2011

- Bu sıcak havada bu kadar melankoli yapınca
beynimin bir lobu eksildi adeta.
yapma etme dedim, durduramadım
- Aşk bir emre dönüştügünde, nefret hazza dönüşebilir.

Yarım

- Havayı kokladın
yeterince kırgınlık vardı,
etrafımızdaki tüm insanlar
bir şeyler hakkında fikir sahibiydi.
hepsini öldürsem olmazdı
sen pek çok severdin onları

O gün orda gördüm seni
kafamı çevirsem olmazdı
gülümsesem hiç olmaz
beynim aktı, kalbim kaydı
yerlerdeydi her şey

yere egilip toplayabilmek ister miydim bilmiyorum
koşarak uzaklaşmak istermiydim
ayaklarına kapanıp aglamak istermiydim
suratıma indirdigin tokatı kabulenirmiydim
siyah saçlarından tutup çekmek istermiydim
elmacık kemiklerine dişlerimi geçirebilirmiydim
tüm bunlar için enerjim var mıydı bilmiyorum
tüm bu saçmalıkları neden yaptıgımı da bilmiyorum

ama sen bilirsin,
beni benden daha çok.

O gün gördüm seni
kulagıma cuma günü şarkısı doldu
arkamı döndüm gözlerim doldu
beynim aktı, kalbim kaydı

çok mutluyduk
yüzümüzde güller açıyordu..
siyah güller.

*

28 Temmuz 2011

- Bir insanı sevmek; onu degiştirmeye çalışmak degildir.
Oldugumuz gibi sevelim sevilelim, hayvanlaşmayalım istiyorum.
Kimi geceler penceremden uzayı seyrederim. Uzayın adını ben koymadım. Uzayın adını yıldızlar, gezegenler kendi aralarında kararlaştırmışlar. Rahatlatır beni o. Bütün yağmurlar, uzayın derinliklerinden gelip yağar diye düşünürüm. Yağmurlar başka galaksilerden gelip yağar. Romantizme uyum sağlamak için de değil. Öyle. İşin gerçeği budur. Yağmurlar, bu dünyaya ait sanma. Bembeyaz bir yalnızlığın olmalı senin de. Lekesiz bir yalnızlık. Lekelenmeye müsait bir yalnızlık. Tedirginliğini buna bağlıyorum seni seyrederken. Pişmansın. Pişmansın kapıp koyveremediğin için sanki. Elinde olsa, avaz avaz bağıracaksın sokaklarda. Neyim ben? ! diye haykıracaksın. Olmuyor tabii. Olmuyor. Sıyrılır gibi lüzumsuz bir yerden, sıyrılıp kendi affına sığınıyorsun. Beni anlayacağın günler gelecek. Beni de göreceksin. Benimle tamamlanacak bir şeye benziyorsun çünkü. Korkma lütfen, bir nedeni yok. yalnızca öptüm

İnsan inandığı şeyler uğruna muhteşem hatalar da yapabilir. Kızmamalısın. Darılmamalısın eğer bir kardeşlik varsa aranızda. Sevgi, hoşgörü takıntıları da değil. Bir elmanın kırmızı olması, bir gülün öyle kokması, bir derdin halledilmesinin ardından gelen ferahlık kadar sıradan ve güzeldir hata yapmak da. Aşka çılgınlığın yakıştığı çağları neden unutalım? Neden tarihin çuvalına tıkalım tatlı serseriliği, az biraz sergüzeşt olmayı? ! Ilımlılık mı kurtaracak insanlığı? Alttan alma mı örtecek bunca çirkefi, zorluğu, belayı? Demokrasi, senin saçlarından güzel olamaz. Senin yüzünden daha güzel olamaz krediler, faizler, repolar, tahviller. Dünyanın en uzun gecesi 21 aralık değil, beni terkettiğin gecedir. Beni üzdüğün, yorduğun, yıprattığın gecedir. Bir kabahat mi gerçekten kendi dışında birine hayranlık beslemek? ! Gerçekten kırıyorsun beni,

Ben seni kırmak için yaratılmadım. Uzun zamandır seni planlıyorum haksızca; cezalandırılacak kadar mı yabancı, tanınmaz ve suç yüklüydüm? ! Belki; seni çok yıprattığımın, bıraktığımın elbette farkına vardım, ama herşey mi benim aleyhte varoluşumla açıklanabilir? Beni, başta sana olmak üzere kimliklere karşı saldırganlaştıran koşulları tek başıma ben mi oluşturdum? Seni kaybettim. Bunu biliyorum. Seni kaybettiğimi sen çekip gitmeden önce de biliyordum. Ortadaydı. Bedel ve kefalet ortadaydı.. senin hakkında bir satır yazmamaya çalışmamın nedenini hiç düşündün mü? ! Sana ait olanları içten içe koruma uğraşı mıydı sanki bu: kuşkusuz. Hala da saygıyla ağlıyorum. Büyük bir tesadüfe yenildim, büyük bir eksen kaymasıyla, sihirbazın şapkasında sıkışıp kalan tavşan gibi,

Dokunamadım sana. Parmakuçlarım neşterdi çünkü. Kırılan bir kemiğin sesiyle veda ederken,
Bir nedeni yok. Yalnızca öptüm.
- Dar kafalı insanların kafalarını alıp dar bir yerlere sokup patlatmak istiyorum.
- Alıp kaçırırdım seni, insanların iyi oldugu bir yerlere. sarmaşıkların arasına uzanıp rüzgarın dalgalandırdıgı dallara daldırırız gözlerimizi. sen o an bir şey söyleyiverirsin ve ben sesini duyunca titreyen kalbimi sakinleştirmeye çalışırım. savruk gençlik hikayelerinin başrollerini üstlendigimizi farketmeden kan ter içinde sevişiriz. tüm bu dandik sözcükleri bırakıp, sarmaşıklara dalarız. sarılırız inceden. hoo tanrım

26 Temmuz 2011

*

-Ben hep denizi özlemişim oysa
alıp atsam kendimi şimdi suya
içimdeki deli oglak can çekişiyor
soluyor avucumdaki yıldızlar

düşüşüm gelişimden çok önce
akrep başını eger, biter dönence.

**

24 Temmuz 2011

EYVAH
çog hoşlanıyorum !
- Geçen gün kendi çapımda dagıttım. hala toparlanadım.
(küfürler)

Sıcaklar

- Bazı günler güzel dir.
yastıga başım gömülürken, seninki yan taraftadır hani.
kollarım birbirine degil de seninkilere dolanırken hani.
saçlarını koklarken, hava sıcaktır. bir meltem rüzgarı girer pencereden içeri. odayı turlar gider hani.
kulaklarım agzında, sakalların karnımda
dünya döner. biz uyuruz.
bazı günler güzeldir
yastıklar vardır sadece dünyamızda o an
ve
ben hariç her şey dışındadır senin !
-İyimserim. benimserim
yanlışsam da yanlışım, sorun değil..sorun sensin.
Değişmedim.

Omurgam sen kaburgam sen


Kızmış

- Çok kapılı odalarım var
çıkışları hep aynı kişiye olan.
odalarda fır dönen
gereksiz insancıklar
pencerelerden sarkan
ahlaksız laflar
belime dolanan
tanımadıgım kollar
lavanta kokulu dur
duvarların rengi.
hiç biri bilmez ki
Çoktandır kapılarım hep sana açılır

Çok telaşlı görünüp
sakinlikten sıkılan
ellerim var.
herkesin tenine
bir kere de olsa deymiş
ama hiç kirlenmemiş.
vanilya kokulu dur
gözyanılmacasıyla onlara giderken
Çoktandır sana uzanır ellerim.

Senin bu yaşına kadar
hayal bile edemedigin türden
şehirlerim var.
leş kokulu dur
binaları senin gibilerle dolu
senin kokundan gidilir yolu
ve o ikiyüzlü ruhunun sonu
dönüp dolaşıp gelicek
bu şehirlerimden birine.
Çoktandır inşaalarım hep sana.

Ummadıgın kadar çok
hayalim var senin üzerinde.
deniz kokulu dur
rengi şöyle böyledir hani.
Omuzların çok hoş olsa da
taşıyamaz asla.
düşer kırılırsın her defasında.
Çoktandır üzerine alınıyorsun
sana ait olmayan hayallerimi.

Kısa süreli mutluluklarım var,
artık sana yer ayırmadan
büyüttügüm.

21 Temmuz 2011

- 21 temmuz , son aylarda yaşanan en tatlı gündür.
şerefe diyip saçını kulagının arkasına attırırım.

20 Temmuz 2011



19 Temmuz 2011

- Ben kimseyi sana benzetemedim. dedi
mahçup bir ifadeyler kaşlarını sevdim, uyudu.
- İç dünyasında mutsuz olup da bütün gün çok egleniyo taklidi yapan insanlar gerçekten canımı sıkmaya başladı.
iç dünyanızı sikeyim de görün gününüzü allahın cezaları.

18 Temmuz 2011

- Bazen bazı duygularım ters teper di. artık her şey net.
bazen kanım çekilir, orta yaşlı bir kadın kafasıyla denizi izlerim. ellerim soguk olur hani, tepede güneş yakar kimi kimi. pek etkilenmem sanırdım ama bak yaktı geçti! sabah uyanırım, sen uyanmadan hemen önce hani, ben üstümü giyinirken sen yeni uyanırsın belki. acıyan tüm yerlerime sürerdim o merhemi, kokusu kötü ama tadı güzel olan hani. bilirsin, yada bilmemezlikten gelirsin. o gün yalnızımdır, sen ve ben haricinde nefes alan her şey siliktir gözümde o gün.. çantam kocaman ama içi boştur hani, tıpkı senin kafan gibi. inerim yokuştan aşagıya salına salına, etegim açılırsa asla tutmam. çünkü büyük bir kaltaktır ellerim, asla tutmaz o uçuşan etegi. üzerindeki gül desenleri bile bozamaz o ahlaksız an'ı. bilirsin severim öyle desenli şeyleri. yürürüm yollarca, o gün en dertli oldugum gündür belki hayatım boyunca, annemi babamı bile unuturum şunca dertten. ufak migdeme bir yumru inmiştir geceden kalma. birkaç adam çıkar kavga küfür kıyametlerle karşıma dikilir hani. bilirsin hep beni bulur belalar. ben güler geçerim anlık bir hazla, ben güldükçe onlar sinirlenir. hep bu anlık hazlar bitirir di beni zaten. duvarlar yumruklanır, kanlar akar, bir fırtına tutar beni. elim gider telefonuma, yapamam çünkü kanlar içindeyimdir büyük ihtimalle. tam olarak sabah on sularında, kanlar içndeyken seni arayıp ' ah sevgilim, akan kanlar kimin umrunda?' demek isterken en normal ses tonumu takınıp ' alo nasılsın ' derim sana. buzdolabı bile daha sıcak kanlıdır işte o an. daha fazla kan kelimesini düşünürsem etrafı kırmızı görmeye başlayabilirdim. taksiye binerim daha sonra, agzımdan çıkanları hatırlamam bile. agzımdan akan kanlar.. kokusu kötü ama tadı güzel olan hani. etegimdeki güller artık kırmızı renklidir işte. akşam güneşi çıkar tam o sırada, tüm insanlar degerini yitirir gözümde, etegim yine uçuşur ama artık önemsizdir tüm bu detaylar. önemli olan tek şeyi anladıgım an.
belki geç anladım, belki de cidden erken oldu. yazık.
ters tepen duyguların en son günü.
bittigim gün, dünya ve diger tüm gezegenleri yaktıgım gün
kendi içimde.
sen bilmezsin bunları tabi
nerden biliceksin zaten ahmak.

LANET

- Sanırım aşık olmuşum ben.
- Düşünmeden gel istiyorum
düşünmeden sev
düşünmeden söv
aklını bırak
gözlerini bırak
çarpışmaları bırak
hepsi evde kalsın,
bırak kalsınlar
dört duvar arasında.

ben düşlesem
sen düşünmesen
ben düşsem
sen tutsan
ve
geri kalan her şey
kalıverse
dört duvar arasında.

ama yok,
ama olmaz,
çünkü koskoca bir 'gurur' kelimesi
yapışmış kalmış
üzerimize.

(küfürler)

13 Temmuz 2011

nefretediyorum

- Bugün bütün gün senin aptal suratını çizdim durdum.
utana sıkıla
sonra yırtıp attım
hatrın bile kalmadı.

14temmuz tatlım

- Köpegini seversin, sütdilimini seversin, bengisu'yu da seversin. ama çok daha kritik duygular var. onlara da ihtiyaç denir. yemek yemek yada seks gibi degil. ihtiyaç puzzledir. Ruhunun başkasının içine kaçmış kısmını bulamazsın, ve sen ..yarım olarak anlamlanamazsın.Başkasının dudaklarından duyman gerek,bu da herkeste yok üzgünüm.Çok narin ve ender bir ruhun var,dolayısıyla benim de öyle.

-365 gün.
-“Beni sev ya da benden nefret et, ikisi de benim yararıma.
Seversen hep kalbinde olurum.
Nefret edersen hep aklında.”
William Shakespeare

Oysaki şuan tek istedigim kalbini ve aklını siktiredip
sadece yanımda olman..
yanında olmam
falan filan

sana en çok ihtiyacım oldugu zamanlar. ah
Zordur benimle yürümek. Bunu, benimle yola çıkanlar bilir, hepsi yarı yolda gittiler. Suç kimde . Ben zoru seviyorum, onlar sevmiyor. Yapacak bir şey yok. Suçum var mı? Tabi ki var. Zor yola, kolay kişilerle çıkmak en büyük hatam.
- demiş charlesçigim

12 Temmuz 2011

- Yan yana yürümeyelim diye dar yapılmıştı kaldırımlar..ve yine yan yana yürümeyelim diye dar kafalıydı insanlar..ve sırf dardı diye kafalar; düşünmeyi bırakıp sevmeyi denedik. net


- Kaşları olmayan insan
bence dünyanın en tatlı insanı olmaya adaydır.
yani böyle ince tüycüklü falan, yumuşak kaşlar. oyş
-' Birisiyle yakınlaştığında, senin üstüne
kuracağı hayallerin sorumluluğunu almış olursun.'
ve bu yük gerçekten agırdır. bu tür beklentiler sadece iki tarafı da üzer. bundan ötürü, haftalardır kimseyle tanışmamaya gözgöze gelmemeye, kimseye dokunmamaya çalışıyorum. omzumda bir sürü gereksiz insanın bir sürü gereksiz hayalini taşıyamayacak kadar yoruldum sanırım. Tam olarak bir aydır odamın en güzel yerinde duran, çirkin bir biblo gibiyim.
gözlerim artık yeşil degil sanki, saçlarım dalgalardan vazgeçmiş ve tüm ciddiyetiyle dümdüz olmuş. ya da bana öyle geliyor..görsen sana da öyle gelebilirdi aslında .
Sonuç olarak geri kalan tüm insanlar, üzerime yıgılan hayallerini de alıp defolup gidebilir hayatımdan.

sen hariç.





11 Temmuz 2011

ve bunların hepsi o'nun hakkında.

- O'nu unutmak için sevmiştin beni,
beni unutmak için sev şimdi o'nu.
üzülüyorum, yapma

10 Temmuz 2011

- http://dilarasercee.tumblr.com/
- Sadakat kelimesinin anlamını bilmeyen birine aşık olup, sadakat kelimesini lugatımdan çıkartınca yine suçlu ben oldum. Sonunda sinirlenip tüm kelimeleri tüm lugatları sikip attık ve şimdi de konuşamaz olduk. Olan yine bize oldu, tüm o güzel kelimeler başkalarının.
Kabul et, sen de benim gibisin.
- Kalbimde duracagına, yanımda dursana aptal !
- Ya dünya dönüp dolaşıp yine bana gelesin diye yuvarlaksa ?

9 Temmuz 2011

nefretediyorum

- Bugün 35 kere seni andım,
kulakların çınlaya çınlaya patlasın diye.
sagır ol diye.

dudakkıvrımı'na

'söz bitimi gibidir odanın her köşesi'
- şimdi yine o sokaktayım
rakı beyazı gibi havalar
ellerin deyse ölürüm sanki şuan
gel desem gelsen
sokagın başından hani
eteklerim havalansa
kahverengi tonlarında
yitik serseri yıllarının
en güzel bölümü olarak
dokunsam bogazına
dügüm olarak kalsam
yutkunamasan
ve
ölsen
bana.

bende yaşasan sonra
benle yaşlansan
esip geçsek
şöyle bi
dünyadan
uzaya.

diyorum

8 Temmuz 2011

- çevremde
çok fazla gereksiz insan birikti tanrım.
al canlarını da kurtulayım

abartıyor lar

''- Heryerimde vücudumun ağır yanık sızıları
bir yerlere yıldırım düşüyorum.
ayrılıgımızı hisettiğim an demirler eriyor
çünkü ayrılık da sevdaya dahil, çünkü ayrılanlar hala sevgili.
hiç bir anı tek başına yaşayamaz,
her an ötekisiyle birlikte herşey onunla ilgili
telaşlı karanlıkta yumuşak yarasalar
gittikçe genişliyen yakılmış ot kokusu,
yıldızlar inanılmıyacak bir irilikte
yansımalar tutmuş bütün sahili
çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var
Öyle vahşi bir tad ki dayanılır gibi değil
çünkü ayrılıklar da sevdaya dahil
çünkü ayrılanlar hala sevgili. ''


7 Temmuz 2011

ah.

- gitme benden..omurgam sen, kaburgam sen.
gider gibi yaptıkça, ölür gibi oluyorum.
- Yalnızlıgımı güzelleştiren tek şey; yalnızlıgın.
- bir şeyler yapmak gereksiz mi artık yoksa?
tüm yazılanlar, tüm mektuplar, saçlar eller, fotograflar, yaşadıgımız tüm güzel günler..
seni özletmekten başka hiç bir işe yaramıyor.
hem suçlu olup hem kızgın olmak, hem inanıp hem günahlara girmek..
seni özletmekten başka hiç bir işe yaramıyor.
şimdi çok mutlu
tüm o dandik insanlar..
ve sen;
söz verdigin halde
hiç bir zaman yapmadıgın
o siyah gülleri
sok bi tarafına!
bakalım mutlu olabilicek misin?

bakalım engel olabilecek misin
seni özleyişlerime.

6 Temmuz 2011

- Balbademim, dedi.
- Canım bir yanlış yapmak istiyor
ufak çaplı dagıtmak istiyor
beş yıldızlı yalnızlık bitmiyor
Canım canın olmak istiyor

5 Temmuz 2011

- Trajikomik hayatları seviyorum. net
- Tam tutacakken ötesine geçersin..
ulaşmak istedigin şeyin.
Kalyonlar vardır yanında,
mutsuzluk küçük kalır.
- Bir şey var, şu bizim durumumuz ona benziyor..
umarsızlıgı yüceltmek mi desem?
renkleri beklemek belki..
makbule geçmeyen bir armagan
ya da
zindanda gökbilim ögrenimi
gibi.
ben olmak istedim
en çok sende.
seni en çok heyecanlandıran ben olmak istedim
canını en çok acıtan ben olmak istedim
gördügün en güzel gözler, kokladıgın en deli koku
ben olmak istedim, seni en çok güldüren kadın ben olmak istedim, onun için bokunu çıkartırdım şakaların hani. odanda en çok iz bırakan ben olmak istedim, bir gün bir vapura bindiginde aklına ilk gelen ben olayım istedim, seni geçmiş ve gelecek zamanlarda benden başka biri daha çok sevemesin diye tüm sevgi sözcüklerinin amına koydum. tek bi bakışınla ne düşündügünü benden başka kimseler anlayamasın diye; çaldım tüm bakmalarını. çaldım ruhunu.
benden daha çok kimse aldatmasın diye, benden daha çok kimseden nefret etme diye elimden geleni yaptım. içindeki çarpışmaları benden daha çok kimse bilmesin istedim.
seni benden daha çok kimse üzemesin diye en fazlaca ben üzdüm.
marifet degil, suçluyum belki
ama bu dünyada sadece sana karşı ben'cilim.
kimsenin olamayacagı kadar çok sen'cilim.
tüm bunlar
en çok beni unutama diye.
ayrıca
bir tek, sen beni böyleyken sevdin.

4 Temmuz 2011

- Hep özlenen hep özel olan.. git. o'na, buna, her ne boksa. siktirgit

3 Temmuz 2011

- O kadar senim ki. .
anlatmama gerek bile yok,
biliyorsun.

naylon öfke.

- Bir nokta çizdim kagıda, o sendin
yanına başka bir nokta, o da ben
ve aramızda milyonlarca gereksiz nokta vardı
aramızda o kadar çok'lardı ki
biz de kaybolup gittik.
onlar gibi sıradan olduk
nefretlere, sözlere, gözlere yenildik.

keşke tüm insanlar ölse
sen le ben kalsak
iki nokta
olarak.

Üzerine tıkla, altyazıyı üstüne alınma ama.




askıya almak.

- Bazen bazı insanlar en ufak bi hareketiyle, minicik bi bakışıyla, söyledigi tek bir zararsız sözcükle bile gözümden düşmeyi başarıyor. ve o anda hayatımdan silip atıyorum o kişiyi, hiç tanımamışım sayıyorum. o kişinin haberi olmuyor tabi tüm bunlardan.
anlamıyorum.
Ya insanlar hayatımdan çıkmak ve itici olmak için ıkınıyor.. ya da egom; insanları gözümden düşürmek için beni zorluyor.
ve bir gün ben dahil tüm bu gereksiz insanların ölecegi gerçegini düşündügümde
her şeyin ne kadar lüzumsuz oldugunu hatırlıyorum.
yeniden

2 Temmuz 2011

- Bu film, bu adam.. oyş.

- İrlanda kızılı.

adama dokundurtmalı şiir.


- İstediğimde unutmak için,
bir yer ayırdım sana.


kimsenin göremedigi bir tenhalıkta.

1 Temmuz 2011

- Beklentiler sadece üzer.
dedi
'' Hayatı, anlatınca utanacağın, hatırlayınca sırıtacagın şekilde yaşa ''
-rus atasözü akar