Ayın ondördüydü,
sen hatırlamazsın
bense hiç unutmam.
insanlar gece olunca uyumaya başlar ya hani
ben her gece şaha kalkardım senin için
ayın ondördüydü
ben seni affettim
haberin yoktu henüz
kusamamıştın hala içini, itiraf edememiştin belki
bu defa hiç konuşmadan seninle
hiç dokunmadan, zarar vermeden
sadakat kelimesine esir kalmadan
ben seni affettim.
artık seni düşünmek, yokuş yukarı bisiklet sürmek gibidir
artık bunları konuşmak sudan çıkan balıgın can çekişmeleri gibidir
birlikte geçirilen günler saatler aylar yıllar
önemini yitirdi ayın ondördünde hani
sen onun aklındayken
o senin kalbindeyken
sen ve o güzeldiniz
sen ve ben çirkindik
işte tam o sırada;
ben seni affettim.
haberin yok biliyorum.
çocuksun küçücük
ayın ondördüsün
ve hep o ayın ondördünde,
o unutamadıgın çocukla takılı kalacaksın
ben seni hep öyle anacagım.
siz güzel kalın..
ben böyle iyiyim
her ayın ondördü gibiyim.
21 Kasım 2011
bugün
-sen konuşuyordun yada bir şeyler geveliyordun.
ben burnunun ucuna takıldım
ne kadar da güzeldi
soguktan kızarmış ve soyulmuş burnun.
O onbeş yirmi dakikalık zaman diliminde
ikimiz de bir sebebi olmaksızın mutlu olmuştuk işte.
ben karakol koridorları kadar gergin
sen acile giren sedye kadar şaşkın
gülesim geliyor
ve gidiyor bak.
on beş yirmi dakikalık zaman diliminde
mutlu olmuştuk işte.
ben burnunun ucuna takıldım
ne kadar da güzeldi
soguktan kızarmış ve soyulmuş burnun.
O onbeş yirmi dakikalık zaman diliminde
ikimiz de bir sebebi olmaksızın mutlu olmuştuk işte.
ben karakol koridorları kadar gergin
sen acile giren sedye kadar şaşkın
gülesim geliyor
ve gidiyor bak.
on beş yirmi dakikalık zaman diliminde
mutlu olmuştuk işte.
17 Kasım 2011
4 Kasım 2011
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)