25 Kasım 2012

- İşte tam bu saatlerde bir yara gibidir su 
Yeni deşilmiş uçlarına sokakların, küçük uçlarında.
Senin o güneş sarnıcı gözlerin
Ölüm yası içindeki bir evde
Olmaması gereken birşey gibi,kırılan bir ayna gibi.
Bu saatlerde.
Çarmıhını yanından eksik etmeyen bir İsa gibi
Merdiven taşıyan bir adam görüyoruz
Bu adamı ne kadar çok seviyorum, bu kuşu ne kadar
Sen ne seviyorsun sen zaten sevince
Alnınla ayıklarsın yeryüzünü,
Çardaklar binaların ağızlarında
Aşar gider kendi sınırlarını
Köpekler gizli bir dağı havlar.

Bunlar iyidir diyorum bunlar senden haberli,
Yoksa nerden bilecekler

aman
- Avucumun ıçınden öperdın.

18 Kasım 2012

- Ne kadar garıp, kan bagın olmadıgı halde kendınden daha çok sevmek bırını.
- Ve anıden gördugum sendın
o gece, orada. gördügüm 
ve kaldıgım
tutulup.

adını sorsam olmazdı

15 Kasım 2012

T.

- Kasım ayındaydı ışte. ellerı üşümüştü belkıde. 
banka oturdu sınırle, bır sıgara yakacaktı, ama son sıgarasıydı.Bugün son'du, onu düşündügü son gündü.bıtmıştı artık..derken; arka cebınden çakmagını çıkardı ve tam sıgarasını yakacakken çakmak yere düşüverdı ve yere spreyle yazılmış turkuaz renklı ' lıd ' yazısını gördü. hiç bir zaman gelmeyecek olan bır son'a içti. Hiç sonu gelmezmış gıbı ıçıne çektı sıgarasını. 
tam o sırada dank ettı kafasına bır şeyler, tum bu kaos boşunaydı aslında
ılklerı yada sonları sıktıredıp yenı evının kapısına dayandı
gözünü her kıptıgında lıd yazısını gördü sankı
ve sarılıp uyudular günlerce, aylarca, yıllarca; sankı.

kasım ayındaydı ışte.
sarılınca huzur verırdı ışte
gözünü çevırdıgı heryerde adına raslardı belkı de

avucunun ıçıne küçücük bır T harfı çızdı.

7 Kasım 2012

- Şu sıralar her şey 'akıyor'
sarılınca huzur buldugum, kokusuna dokusuna ayılıp bayıldıgım
oh be ıyı kı varmış dedıgım.
her şey