29 Eylül 2013


- Çamur atan çok aldırma,
yetişmez elleri uzansa. 

aklına geliyorsam eger,
kendini görüyorsan bende
yorma kafanı sen hiç birine. 
kime ne? 

- Bana böyle geliyorsa sevgilim, sana da öyle geliyordur şu sıralar.
tüm yaşananların güzelligi beni bi iki üç sene daha idare eder galiba.
sen olmasanda en güzelinden sürdürürüm ben aşkımızı.
aşırı romantiklikten ve duygusallıktan ölen birini duydun mu? duyarsan o benimdir muhtemelen. koşup gelirsindir bence, cansız bedenime ah. bana böyle geliyorsa, sana da şöyle böyle geliyordur muhtemelen.
ihtimalleri düşünürsem kafamı yerim, gözlerimi yaşartan bu madde senden daha güzel olamaz degil mi?
sana yolluyorum en güzel şarkılarımı, sözlerimi, insanlarımı, enerjimi.
alabilirsin gibime geliyor şu sıralar. bana böylesi güzel geliyorsa, sana daha güzeli geliyordur muhtemelen.
bugün burnum kanadı, hiç hissetmemişim öyle sıcacıkmış ki kanım.
bende böylesi akıyorsa kanlar, sende kaynar halde akar muhtemelen.
bende bu kadarı varsa ve bu kadarı sana azsa
zat-ı aline bir gün birisi dur' desin.

senin dur'uşun bile en güzelidir.
bana böyle geliyorsa, sana da şöyle geliyordur. şu sıralar.
baglılık yapabildigimin en iyisidir.

27 Eylül 2013

- Ne yapalım,ben böyleyim. ister vur ister okşa

26 Eylül 2013

- Ve bu karanlık beni içine alırken, sen hariç herkes var sanki yanımda.
sevgiyle kucaklıyorlar beni, ihtiyacım olan şey bu degilken. göremezken, kör olmuşken, renklerim yokken hani.
gece'ye küstüm. günışıgında yaşayabiliyorum sadece
- MAVİ en sıcak renktir.

19 Eylül 2013

- Beni neye inandırdın?
beni neye ortak ettin?

İnsanları kendi günahına ortak edip, 
zevk aldıktan sonra
ateşlere atıp, yokoluyorsun. puf !

biliyorsun; yine olsan yine yaparım.
biliyorum; yine olsam yine yaparsın.

yıllanmış döngümüz.
- sen olmayınca,
anneme agladım.
gülemez ve hissedemez oldum,
sen iyi olmuşsundur belki de.
far away 
You're still here with me 
But not like yesterday, so far 

Now it's true love has died  
no more roads left to try..

When love was here to stay 
now it's gone 


Now every word is like a knife 
but the silence cuts you twice 
darling

far away

18 Eylül 2013

I have acid rain in my brain and it’s killing the flowers in my heart. 

ühü.

16 Eylül 2013

- Gül, diken ve bülbül arasındaki 
en sapkın ve romantik hikayeleri anlatacagım sana.
hepsini ben uydurdum, sen de inanıcaksın.

15 Eylül 2013

- 19mayıs.şile/agva
Bana ne yaparsan yap
bana ne kötülük yaparsan yap..
kendimi yanında 'iyi' hissediyorum.

tamamlanıyorum, dengeleniyorum.

meh.

- Bir fırtınaya yakalandım ben
kendimi uçuracagım.
sen görür müsün görmez misin bilmiyorum
ama fırtına, dogal bir afettir
herkesi uçurur.

dışarı çıkıyorum, birkaç tanıdıkla
ölümüne içmeye.
ve kalabalıgın arasında seni görüyorum
hayal yada halü degil
sen onun yanındasın
sana bakıyorum, beni görmüyorsun
bakışlarım delip geçiyor
ve sen ona bakıyorsun.
bu acıklı sahnede
bir fırtına çıkıyor
ve ben uçuyorum
uçuruyorum
sen hariç herkesi.

güçlü olmak hiç bu kadar canımı acıtmamıştı.

o ölü kelebegi hatırlıyor musun?
şu sıralar bir fırtınada savruluyor ölü bedeni.
keman sesleri kulaklarını çınlatmıyor mu?

darling.I love you so much, I'm gonna let you kill me.

And when we come for you,
We’ll be dressed up all in blue,
With the ocean in our arms,
Kissing eyes and kissing palms.
And when it’s time to pray,
We’ll be dressed up all in grey,
With metal on our tongues,
And silver in our lungs.
Say my name, darling..
-0ysa ben senin en bilindik yanındım.

13 Eylül 2013

- Aramak istiyorum,sesini duymak falan, numara yok ki. silmişim salak gibi.
- Aşk'a karşı olmak tanrı'ya karşı olmaktır.
ve sizin o küçük karşı çıkışınız bu iki über oluşumu da etkilemez ve degiştirmez.
siz karşı çıktıgınızla kalırsınız, onlar kendi güzelligiyle kalır.
oralarda sizden uzaklarda.

11 Eylül 2013


büyük bir yanılsama içerisindeyim.
farkındalık canımı yakıyor sade ve sadece.
- öyle sonsuz bir sevmek ki, 
adını andıgımda sadece mutlu anlarımız geliyor
mesafeler mühimsiz
evler, insanlar, şehirler ülkeler
gelip geçiyor
kalan şeyi biliyorsun.
bilirsin

küçücüktük, büyüdük yanyana
ve tekrar yanyana geldigimiz o büyülü günü düşünmek bile yeterli.

9 Eylül 2013

-Sınırlı gövden ile
beni sonsuz sarmanı
diledim

-nedeni yok

-Sevgilim,

Kimi geceler penceremden uzayı seyrederim. uzayın adını ben koymadım. uzayın adını yıldızlar, gezegenler kendi aralarında kararlaştırmışlar. rahatlatır beni o. bütün yağmurlar, uzayın derinliklerinden gelip yağar diye düşünürüm. yağmurlar başka galaksilerden gelip yağar. romantizme uyum sağlamak için de değil. öyle. işin gerçeği budur. yağmurlar, bu dünyaya ait sanma. bembeyaz bir yalnızlığın olmalı senin de. lekesiz bir yalnızlık. lekelenmeye müsait bir yalnızlık. tedirginliğini buna bağlıyorum seni seyrederken. pişmansın. pişmansın kapıp koyveremediğin için sanki. elinde olsa, avaz avaz bağıracaksın sokaklarda.neyim ben? diye haykıracaksın. olmuyor tabii. olmuyor. sıyrılır gibi lüzumsuz bir yerden, sıyrılıp kendi affına sığınıyorsun. beni anlayacağın günler gelecek. beni de göreceksin. benimle tamamlanacak bir şeye benziyorsun çünkü. korkma lütfen, 
bir nedeni yok. yalnızca öptüm !
Olması gerektiği kadar fedakar biriyim aslında; daha fazlasını umma açıkçası. endişelerim, ideallerim, halletmeye çalıştığım meselelerim var. başkalaşmaya çalışıyorum. gözardı edilmiş tutumlar edinmek hoş. değişmek, hiç de zor değil. yalnızca özgür olabilsem, sorun kalmayacakmış gibi sanki. anlaşılmak istiyorum: sevdiğim bir şarkıyı herhangi biriyle paylaşırken aynı duyguları hissetmek arzusu bu. evet, tıpkı bu. sese, ahenge kapılırken, kendini müziğin ritmine verirken yanında bir diğerinin olabilmesi; görkemli bir anda birlikte sadeleşebilmek. birlikte dansedebilmek gibi. sen hastayken başucunda birinin sabaha kadar oturması gibi. arada bir alnındaki teri silmesi, üstünün açılmamasına dikkat etmesi gibi. bir başkası için hayatta kalma çabası gibi sanki. ölmek için değil, yaşamak için uğraşmak gibi. ummadan, hayal etmeden, sıradan, olduğu gibi.doğal. ve ciddi. ciddi ciddi hayatla mücadele edebilme gücü. bu gücü yanyanayken yaratabilme yeteneği. ben bu yeteneğin bir parçası olarak sokuluyorum sana sevgilim. masallarla geliyorum. efsanelerle geliyorum. herhangi bir insanın birikimiyle geliyorum aslında. artniyetsizim. inan, 
bir nedeni yok. yalnızca öptüm..
İnsan inandığı şeyler uğruna muhteşem hatalar da yapabilir sevgilim. kızmamalısın. darılmamalısın eğer bir kardeşlik varsa aranızda. sevgi, hoşgörü takıntıları da değil. bir elmanın kırmızı olması, bir gülün öyle kokması, bir derdin halledilmesinin ardından gelen ferahlık kadar sıradan ve güzeldir hata yapmak da. aşka çılgınlığın yakıştığı çağları neden unutalım? neden tarihin çuvalına tıkalım tatlı serseriliği, az biraz sergüzeşt olmayı?demokrasi, senin saçlarından güzel olamaz. senin yüzünden daha güzel olamaz krediler, faizler, repolar, tahviller. dünyanın en uzun gecesi 21 aralık değil, beni terkettiğin gecedir. beni üzdüğün, yorduğun, yıprattığın gecedir. bir kabahat mi gerçekten kendi dışında birine hayranlık beslemek? ! gerçekten kırıyorsun beni, 
bir nedeni yok. yalnızca öptüm. 
Birinin peşindeyim ben; tanımsız bıraktığım birinin. sessizliğin doyurduğu, biçimli ve endişeli birinin. yanında huzurlu uyuduğum, mutlu uyandığım birinin. onunla olmakla, onunla birlikte yaşamakla gizli bir gurur duyduğum, asla kıskançlığa ya da sahiplenmeye dönüşmeyen bir tutkuyla bağlandığım birinin. onu arıyorum göğe her baktığımda; bir melek gibi uzanıp yüzüme dokunacağını tasarlıyorum. bütün aşkların payına düşen şiddetten arınmış, başkalarına aynı/ birbirimize farklı koktuğumuz bir sevginin yolu bu. cesaretimi ondan alıyorum pervasızca ve yine ona ben cesaret veriyorum mücadele ruhunda. bir sır gibi saklıyoruz misafirliğimizi. hüzün bitince geri döneceğiz çağımıza. insanlığa karışmaya hazır yapışık kalpler taşıyoruz aşkımızda. bizim aşkımız hakikaten beden gücü gerektiriyor akıl kadar. yapacak çok işimiz var. dövüşecek çok düşmanımız var. kucaklayacak çok arkadaşımız var. bizim sebebimiz bu. bizim fazlalığımız bu. belki de iksirimiz. kanayan yüzlerle çevrili bir gezegende, fırtınaya karışan bellek tozlarımızla, erdemlerimizle, ideallerimizle ayaktayız. yalan söylemiyorum 
bir nedeni yok. yalnızca öptüm. 

şimdi sessizce uzaklaşmalıyım. çünkü beni anlamadığını, anlamak için uğraşmadığını, hatta bunu önemsemediğini biliyorum. aynı otobandaydık ve birimiz birimizin yanından geçip gittiK. hafızasızlığı, gurur saymanın adil yanı! . hangimiz süratliydik; önemi kalmadı. hangimiz daha özveriliydik; bunun da.. umarım mutlu olursun. bunu bir çöküntü anında da söylemiyorum. hiç kimse aldatmadı ötekini; yalnızca böyleydik işte! . yüzüme öyle bakma nefretle, 
bir nedeni yok. yalnızca öptüm. 

benden uzaklaştıkça, bana ait olandan yakanı sıyırdıkça rahatlayacağını, herşeye yeniden başlayabileceğini sanıyorsun. kimbilir, doğrudur belki de! . adımın yaşamadığı, adımın özlemle anılmadığı yerlerde kime umut verebilirim ki zaten?.. romantizmin tehlikesi büyük!romantizmin esrarı büyüleyici! romantizmin kanına girdiği insanlar bencil ve hırslı! 
ben seninle birlikte yaşlanabilecek kadar erken yola çıkmayı istemiştim; maceramız uzundu çünkü. ynni, sen ne kadar sevecensen, ben ne kadar yıpratıcıysam.. o da o kadar mükemmeldi. özveri denebilir buna. evet, buna özveri demek beni mutlu ediyor. insan, özverinin çocuklara ad olarak verilebileceği bir dünyada tanımını kaybediyor. bu kaybedişteki kaosun ritmiyle çekiliyorum sana. sen bir mıknatıssın şeffaf ve ben, çekilirken sana içimdeki alelade metal parçalarıyla, kan şekerim düşüyor, ağzım düşüyor, ellerim.. en çok da ellerim düşüyor! .ellerini verseydin, çogaltabilirdik birbirimizi..ah. sakın ha üstüne alınma, 
bir nedeni yok. yalnızca öptüm. 

Ben seni kırmak için yaratılmadım. uzun zamandır seni planlıyorum haksızca; cezalandırılacak kadar mı yabancı, tanınmaz ve suç yüklüydüm? ! belki; seni çok yıprattığımın, bıraktığımın elbette farkına vardım, ama herşey mi benim aleyhte varoluşumla açıklanabilir? ! beni, başta sana olmak üzere kimliklere karşı saldırganlaştıran koşulları tek başıma ben mi oluşturdum? bedel ve kefalet ortadaydı.. senin hakkında bir satır yazmamaya çalışmamın nedenini hiç düşündün mü? sana ait olanları içten içe koruma uğraşı mıydı sanki bu: kuşkusuz. hala da saygıyla ağlıyorum. büyük bir tesadüfe yenildim, büyük bir eksen kaymasıyla, sihirbazın şapkasında sıkışıp kalan tavşan gibi, 
bir nedeni yok. yalnızca öptüm. 

Vedalaşırken dokunamadım sana. 
parmakuçlarım neşterdi çünkü. kırılan bir kemiğin sesiyle veda ederken, 
bir nedeni yok. yalnızca öptüm.





- Şimdi duruldum ,
Sana inanır dururdum 
Bir de seni başıma taç yapardım !

Sen beni yenemedin 
Çünkü ben senle oynamadım.

Kurnaz oyunların, çıkmaz bu yolların 
Al senin olsun sevgilim.

4 Eylül 2013

http://dilarasercee.tumblr.com/
- Artık şaşırmıyorum, 
içinde 'insan' geçen tüm olayları 'normal' karşılamayı ögrendim.
normal
normal
normal
- Onu, sevebileceğinin en yücesiyle sevdin.
titreme daha fazla kalbim.
Bağışla kendini artık, onu da.
bırak gitsin,
bırak gitsin.

Sen onu nasılsa bin kere daha seveceksin.

B.keskin