- isteyen
arar, sorar, bulur, öper. 
net

- Senin kalbin o'nun için attıgı an
benimki durdu.

-She was a boy ..
but she was there for me
i was a child and 
she was a boy

- Anlamlandıramazdım
sizin bu dinmek bilmeyen öfkenizi, kininizi
anlamaya çalışarak kendi içimi de kirletemezdim zati

Bu hayat hüzünlü bir parti gibi
dans ederken ben, dokunsanız aglarım mesela.
gerek var mı kırıcı sözlere, laflara, hareketlere?

belki de hiç dans etmemişizdir birlikte?(kendimizden geçercesine)
bu yüzden
anlamlandıramazdım
dinmeyen öfkenizi, kininizi..

yine de: 'kendi en yükseginden itilince herkes incinir.'
ve sonra kalkıp dans eder belki, benim gibi.

iç huzurumun şerefine, bu gece
dokunsanız aglarım, mutluluktan.

*çalan: http://www.youtube.com/watch?v=F9L3D1w8KcY

- Kokusunun unutkanlık yaptıgı rivayet edilir: mavi gül.

- Vücudumuzda kontrolsüz olarak büyüyen kötü huylu tümörlere kanser denir. 
kanserler iyi huylu ve kötü huylu olmak üzere iki kısma ayrılır. 
kötü huylu tümörler başka dokulara ve organlara yayılma (Metastaz) özelliği gösterirler.

-Ah kalbim, aah kalbim!

Sen benim yegâne efendimsin.
Ah kalbim,
Kagıdım, kalemim, defterimsin.

Düşeceğiz yorgun argın
Utanmaz uykulara
Aynı rüyayı görüp, şaşacağız!

Karışacak aklımız
İçimiz bir hoş olacak

Ölsek bile, aşktan öleceğiz.

- BAŞKA BİR BOYUTTA GÖRÜŞMEK ÜZERE !
dedi.

- 17 saatlik yolculuk, yatagımı özlemek, teyzelerim.
baktıgımda gözünün feri sönmüş olan insanlarla gözgöze getirme beni tanrım.
yaşamadıkça ölüyor insanlar, anladım.

güldügümde: mavi,yeşil dünya.
üzüldügümde: siyah,beyaz dünya.

- Özsuyu çekilmişse, kış gelince o çiçek
Kupkuru kalsa bile, tatlı özü sürecek.
shakespeare

I put a spell on you

because you're mine.

i don't care if you don't want me

'cause i'm yours.yours. nırırım

coma

- ''Geçmişi
O hatırlayamaz, ben soramam
sorsam bile cevaplayamaz.
kim öpmüş, kim sevmiş, kim girmiş
kana bulanmış mı, akmış mı
yoksa tertemiz mi, uyumuş mu tüm gece..
o hatırlamaz, ben sormam
o en kıymetli, o peşinde koşturan
benim parçam olan.

saklanan bir et parçasıydı
her şeyin sebebi.
al dedim, istedigin kadar
al işte, günlerce gecelerce

o basit bir et parçasına sahip olmak isterken
ben ona kalbimden bir parça koparıp verdim
'aşk ile özelleştirdim, güzelleştirdim.
o hatırlamadı, ben sormadım

'aşk basit bir kalp parçacıgı oluverdi.

ve biz et yemekten vazgeçtik''

“Sen çok güzelsin, sebepsiz de gülebilirsin.”