- Seni herkes biliyor
beni herkes biliyor.
onlar kadar bile bilemedik biz birbirimizi
29 Kasım 2013
26 Kasım 2013
23 Kasım 2013
20 Kasım 2013
puma markalı.
- Vapurdan iniyorum, kalabalık azalsın ben sonra inerim zaten acelem yok. derken
önümde yürüyen kızı tanıyor muyum ya? montu, saçları, boyu, çantası. insan insana benzer diyip geçiştirmeye çalışsam da kalbim pık pık atıyor ve gözlerim doluyor.
ama yok .yoo tanrım.benim kankam böyle gereksiz bir ayakkabı giyiyor olamaz. oh noo. diyip o olmadıgını anlayıp sakinleşiyorum.
küçük mutlu anılar bulutu geçiyor, puf diyorum dagılıyor bulutçuklar.
önümde yürüyen kızı tanıyor muyum ya? montu, saçları, boyu, çantası. insan insana benzer diyip geçiştirmeye çalışsam da kalbim pık pık atıyor ve gözlerim doluyor.
ama yok .yoo tanrım.benim kankam böyle gereksiz bir ayakkabı giyiyor olamaz. oh noo. diyip o olmadıgını anlayıp sakinleşiyorum.
küçük mutlu anılar bulutu geçiyor, puf diyorum dagılıyor bulutçuklar.
''
- İlişkide bir tarafın diğerinin gelmesini istemesi dürtüsü, her zaman diğerinin gitmek istemesi dürtüsüne saygı duymalıdır. Saygı Japonya’da yenen bir yemek adı değildir ve fakat kıskançlık Japonya’da yenen bir yemek adı olmalıdır.
- İlişkide bir tarafın diğerini gözlerinden ziyade elleriyle araması makbuldür. Ellerin işinin ehli olması tercih sebebidir.
- İlişki incelik işidir ama inceldiği yerden kopan da yine ilişkinin kendisidir.
- Mevzu bahis ilişkiyse her adem oğlu ve adem kızı yarımdır. ''
- İlişkide bir tarafın diğerinin gelmesini istemesi dürtüsü, her zaman diğerinin gitmek istemesi dürtüsüne saygı duymalıdır. Saygı Japonya’da yenen bir yemek adı değildir ve fakat kıskançlık Japonya’da yenen bir yemek adı olmalıdır.
- İlişkide bir tarafın diğerini gözlerinden ziyade elleriyle araması makbuldür. Ellerin işinin ehli olması tercih sebebidir.
- İlişki incelik işidir ama inceldiği yerden kopan da yine ilişkinin kendisidir.
- Mevzu bahis ilişkiyse her adem oğlu ve adem kızı yarımdır. ''
lid günüm.
- Bütün gün yürüdüm, varıcak bir nokta bile yoktu aklımda.
nemli bir banka oturdum, hava çok soguktu, çok güzeldi.
telefonum çaldı açmadım, belki annemdir belki başkasıdır. mühimsizdi.
avucumda kalan son pakete baktım, öyle güzeldi ki.
burnumdaki damarlar aglıyordu sanki, mühimdi bu.
hangi semte gelmiştim, hangi sahildeydim
bu denizin suyunun tuzunu genzimde hissettim, en mühimi bu olabilirdi.
burnumdaki damarların aglaması durmuyordu,
kalktım biraz daha yürüdüm bilmedigim bir yöne dogru.
hava karardı, babamı aradım. nerede oldugumu sordu
bilmiyorum dedim.
burnum kanıyor dedim
varıcak bir nokta düşünmek istedim.
öyle mühim degildi ki herşey. öyle .
mühimsiz / bebek sahili / denizsuyu ve kan
'' Elimi ne kadar sert
Elimi ne kadar tatlı tutarsan tut..dert.
tutmazsan en kötüsü.
Yine sen gelsen sen olsan..
bana bile bile şer olsan?
dibe vursam dip olsam
dibe vura vura yorulsam
ben bu dertten ölmem ama..
Arada bir çek fişimi lütfen.
Zor dünyamın takdiriysen
şimdi sihrim, sonra zehrim olabilirsin !
ama arada bir çek fişimi lütfen
çek çek çek.
Elimi ne kadar tatlı tutarsan tut..dert.
tutmazsan en kötüsü.
Yine sen gelsen sen olsan..
bana bile bile şer olsan?
dibe vursam dip olsam
dibe vura vura yorulsam
ben bu dertten ölmem ama..
Arada bir çek fişimi lütfen.
Zor dünyamın takdiriysen
şimdi sihrim, sonra zehrim olabilirsin !
ama arada bir çek fişimi lütfen
çek çek çek.
18 Kasım 2013
son olarak
- Artık
benim mutlulugum, senin mutlulugun degil !
hatta mutsuzlugum bile senin mutsuzlugunla yan yana gelemez olmuş.
zevk aldıgım nokta seninkine dokunmuyor bile
yapmadıgın her şey yaptıklarıma öyle çok batar oldu ki.
ne yapsak olmaz olduk.
yatagında erkenden mışıl mışıl uyudugun her gece..
gözyaşlarımdan ıslanan yastıklarıma adak yansın.
öyle büyük bir yangın çıkıcak ki
ne sen anımsayabiliceksin olanları
ne de ben.
pire için yorgan yakılır mı deme sakın.
öyle güzel öyle içli yakarım ki
uykundan uyanamazsın.
ne yazık ki artık mutlulugum, senin mutlulugun degil.
17 Kasım 2013
rox anne
-Kırmızı saçlım, güzel tırnaklım
kumburgaz'dan cihangir'e kadar yürürdük bıraksalar
iki güzel çocuk görüp, birbirimize bakıp gülümserdik bıraksalar
sen orda sancılarda, ben burda sanrılarla
kalakaldık ya canım
dört gün oldu, odamdan çıkmayalı sanki.sen olsan hiç bilmedigimiz filmleri izlesek.
sen sigara içsen, ben içmesem.aylarca odalarda dururduk bıraksalar.
rakı koyardık, iki buz atardın sen
çok insan var çevremde
desem.sen yine beni suçlasan.
kabul ederim bu sefer.
derin bi ah çekip susardım bu sefer.
şehirler arası otobüs biletlerinden haberim bile yok benim.
kimyasallardan ötürü yaşanan aşklardan haberin olmuştur bence senin.
burada yaşadıgım yanılsamalar, oralara kadar geliyor mudur a canım.
hastalıkta, saglıkta, yanılsamada
insanlar bi şekilde kendine gelebiliyor yeniden.
insanları rahar bıraksalar.. ben otobüse binip sana gelirdim.
bırakmıyorlar. insanlar.alışkanlık oldu yaşamak.
sanki hiç ölmeyecekmişiz gibi gelmiyor mu sana da?
kumburgaz'dan cihangir'e kadar yürürdük bıraksalar
iki güzel çocuk görüp, birbirimize bakıp gülümserdik bıraksalar
sen orda sancılarda, ben burda sanrılarla
kalakaldık ya canım
dört gün oldu, odamdan çıkmayalı sanki.sen olsan hiç bilmedigimiz filmleri izlesek.
sen sigara içsen, ben içmesem.aylarca odalarda dururduk bıraksalar.
rakı koyardık, iki buz atardın sen
çok insan var çevremde
desem.sen yine beni suçlasan.
kabul ederim bu sefer.
derin bi ah çekip susardım bu sefer.
şehirler arası otobüs biletlerinden haberim bile yok benim.
kimyasallardan ötürü yaşanan aşklardan haberin olmuştur bence senin.
burada yaşadıgım yanılsamalar, oralara kadar geliyor mudur a canım.
hastalıkta, saglıkta, yanılsamada
insanlar bi şekilde kendine gelebiliyor yeniden.
insanları rahar bıraksalar.. ben otobüse binip sana gelirdim.
bırakmıyorlar. insanlar.alışkanlık oldu yaşamak.
sanki hiç ölmeyecekmişiz gibi gelmiyor mu sana da?
14 Kasım 2013
- Tehlikeli bir şarkı bu
altınlar eriyor gögüslerimin arasında
sandıgımın aksine
gelişiyor hareketlerin ilk defa
içli bir ah çekiyor birisi
dönüp bakamıyorum
hareket etmemek öyle güzel ki
bu noktada durmak öyle mayhoş ki
sahibinden satılık bir kalp ritmi bu
insanlar akıyor bacaklarının arasından
sandıgımın aksine
sevişiyor hareketlerin bu gece
dönüp saramıyorum
alıp çıkamıyorum
hareket etmemek öyle içten ki
altın rengi öyle parlak ki
tehlikeli bir sanrı bu
gözbebeklerin titriyor.
sandıgımın aksine
uzanıp dokunamıyorum yine.
gözlerimi kapatıyorum, şarkı bitiyor.
altınlar eriyor gögüslerimin arasında
sandıgımın aksine
gelişiyor hareketlerin ilk defa
içli bir ah çekiyor birisi
dönüp bakamıyorum
hareket etmemek öyle güzel ki
bu noktada durmak öyle mayhoş ki
sahibinden satılık bir kalp ritmi bu
insanlar akıyor bacaklarının arasından
sandıgımın aksine
sevişiyor hareketlerin bu gece
dönüp saramıyorum
alıp çıkamıyorum
hareket etmemek öyle içten ki
altın rengi öyle parlak ki
tehlikeli bir sanrı bu
gözbebeklerin titriyor.
sandıgımın aksine
uzanıp dokunamıyorum yine.
gözlerimi kapatıyorum, şarkı bitiyor.
11 Kasım 2013
10 Kasım 2013
7 Kasım 2013
3 Kasım 2013
2 Kasım 2013
- Bir insanı görünce önce yüzünü görürsünüz, hoşlanırsınız.
aradan zaman geçer ikinci yüzünü görürsünüz. bu olmamalı normalde.fakat ama lakin yine de sevebilirsiniz. insanlık halidir der geçersiniz.
aradan zaman geçer, üçüncü bir yüz, dördüncü yüz, beşinci altıncı...
ve hala yüzünü ellerinizin arasına aldıgınızda ilk günkü gibi bakabiliyorsanız..kendinizi sabrınızdan ötürü tebrik edip aşık oldugunuzu kabullenebilirsiniz.
bu şey bela gibidir. tatlı bir bela
bin bir türlü şekle girip yalnızca kalbinizi sınayan bir bela.
Bir belaya ne kadar önem verirseniz, tesiri o kadar büyük olur.
ve son olarak belasını arayan bulur.
aradan zaman geçer ikinci yüzünü görürsünüz. bu olmamalı normalde.fakat ama lakin yine de sevebilirsiniz. insanlık halidir der geçersiniz.
aradan zaman geçer, üçüncü bir yüz, dördüncü yüz, beşinci altıncı...
ve hala yüzünü ellerinizin arasına aldıgınızda ilk günkü gibi bakabiliyorsanız..kendinizi sabrınızdan ötürü tebrik edip aşık oldugunuzu kabullenebilirsiniz.
bu şey bela gibidir. tatlı bir bela
bin bir türlü şekle girip yalnızca kalbinizi sınayan bir bela.
Bir belaya ne kadar önem verirseniz, tesiri o kadar büyük olur.
ve son olarak belasını arayan bulur.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)